Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8541 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5347 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : Resmi belgede sahtecilik suçundan TCK.nın204/1, 43/1, 53/1, 63/1 maddeleri gereğince mahkumiyetNitelikli dolandırıcılık suçundan beraatNitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, Cumhuriyet Savcısı tarafından, resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın temyiz dışı sanık ... ile birlikte ... Tic. Ltd Şti'nin yetkilileri oldukları,... Bank ile 08.01.2007 tarihinde şirket adına 100.000,00 TL bedelli kredi sözleşmesi yapıldığı ve iki sanığında sözleşmeyi imzaladığı, ayrıca 02.02.2007 tarihinde 150.000,00 TL bedelli ikinci bir kredi sözleşmesi düzenlendiği ve bu sözleşmeyide sadece sanık ...'ın imzaladığı, teminat olarak bankaya verilen ve alacaklısı sanıkların yetkilisi olduğu şirket olan bonoların 12 tanesinin sahte olup, borçluların hayali kişiler olduğunun iddia edildiği olayda, A)Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükmünün incelenmesinde;Sanığın suça konu bonoları banka ile yaptığı kredi sözleşmesinden sonra verdiğine ilişkin savunmasının aksine delil elde edilemediği, bu nedenle bu bonoların önceden doğan borç ilişkisi sebebiyle verildiğinin kabul edildiği ve dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilerek sanığın beraatine ilişkin mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; Cumhuriyet Savcısının verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,B)Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;Sanığın savunmasında bahse konu senetleri daha sonra gerçek senetlerle değiştirmek amacıyla teminat olarak bankaya verdiğini beyan etmesi nedeniyle sanığın atılı suçu işlediğine ilişkin mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin suçun unsurlarının oluşmadığına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancakSanığın... Bank'tan kredi kullanmak amacıyla verdiği bonoların farklı tarihlerde verilip verilmediği araştırılmadan bono sayısının çokluğu gerekçesi ile sanık hakkında TCK'nın 43. maddesininde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması,Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.