Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7330 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 16709 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Sanığın katılan ...'ya ait araca sert bir cisimle vurmak suretiyle zarar verdiği, olayda sanığın eyleminin mala zarar verme suçunu oluşturduğu yönündeki kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Katılan ...'nun, CMUK'nın 366. maddesine göre, usulüne uygun şekilde başvurarak katılan sıfatını kazanmış olduğu halde, gerekçeli karar başlığında şikayetçi olarak gösterilmiş olması yerinde düzeltilebilir hata olarak kabul edildiğinden bozma sebebi yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının 5237 sayılı TCK'nın 51/1. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verildiği halde TCK 51/3. md. hükmüne aykırı olarak denetim süresi belirlenmemiş olması, 5237 sayılı TCK’nın 51/7. ve 8. maddesi uyarınca "belirlenen denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin ve denetim süresinin iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağınının" belirtilmemiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından 5237 sayılı TCK'nın 51. maddesinin uygulanmasına ilişkin pagraftan sonra gelmek üzere "1 yıl denetim süresi belirlenmesine " ve 5237 sayılı TCK’nın 51/7. ve 8. maddesi uyarınca "belirlenen denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verileceğinin ve denetim süresinin iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağınının ihtarına" cümlelerinin eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 16.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.