Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7075 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15413 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/97512MAHKEMESİ : İzmir 18. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 29/09/2009NUMARASI : 2009/435 (E) ve 2009/828 (K)SUÇ : Dolandırıcılık Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanığın katılanlara kendisini Başbakanlık Teftiş Kurulunda müfettiş olarak tanıtarak il tarım müdürlüğünde koruma ve güvenlik görevlisi olarak çalışan katılanları gümrük muhafaza müdürlüğüne geçireceğini söyleyip, farklı zamanlarda katılan Necati’ten toplam 12000 TL, katılan Oktay???dan ise toplam 5000 TL alarak menfaat temin ettiği olayda; dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanığın, aynı suçu birden fazla şikayetçiye karşı tek bir fiille işlediğinin anlaşılması karşısında; tek suçtan hüküm kurularak, tayin olunan cezanın 5237 sayılı TCK'nın 43/2. maddesi uyarınca artırılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde şikayetçi sayısınca mahkumiyetine karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenle, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.