Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6973 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15577 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır. Sanığın yetkilisi ve sorumlusu olduğu ...Ticaret Anonim Şirketi'ne, sıkma işlemi yapılarak yağ elde edilmesi amacıyla 15 ton ağırlığındaki zeytinin katılan tarafından teslim edildiği, zeytin sıkma işleminin tamamlanması neticesinde elde edilen ve katılana teslim edilmesi gereken 950 kg zeytin yağının sanık tarafından katılana teslim edilmediği, bu şekilde anılan tesisin sorumlusu olan sanığın, hizmet ilişkisi gereği kendisine teslim edilen zeytinlerden elde edilen yağı katılana iade etmeyerek uhdesinde bulundurmak suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; Oluşa, sanığın savunmalarına, 14.02.2007 tarihli emanet fişine, tanıkların anlatımlarına,katılanın aşamalardaki beyanlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın bu şekilde gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Adli para cezasının gün üzerinden tayin edilmesinden sonra belirlenen tam gün sayısı üzerinden cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik arttırım ve indirimlerin uygulanması gerektiği gözetilmeden; belirlenen gün sayısı üzerinden önce TCK'nın 52/2 maddesi uyarınca miktar hesaplaması yapılmasından sonra belirlenen ceza üzerinden takdiri indirim oranının uygulanması suretiyle yazılı şekilde fazla para cezası tayini, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükümde yer alan "5237 sayılı TCK'nın 155/2, 52/2. maddeleri gereğince belirlenen 5 gün adli para cezasının günlüğü 20 TL üzerinden 100 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı yasanın 62. maddesi gereğince 1/6 oranında indirim uygulanarak sonuç olarak 83 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ifadelerinin yerine; "5237 sayılı TCK'nın 155/2 maddesi gereğince 5 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunun 62/1. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılarak 4 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanunun 52/2. maddesi gereğince verilen 4 gün adli para cezası karşılığı günlüğü 20.00 TL'den olmak üzere sonuç olarak 80.00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına," şeklinde yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 14.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.