Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6661 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 14670 - Esas Yıl 2017





Dolandırıcılık, güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından şüpheliler ... ile ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonucunda Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 12/01/2016 tarihli ve 2015/427 soruşturma, 2016/193 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Kırşehir Sulh Ceza Hâkimliğinin 29/06/2016 tarihli ve 2016/692 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 20/12/2016 gün ve ......105-40-12979-2016 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası ... Cumhuriyet Başsavcılığının 11/01/2017 gün ve 2016/....sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre; şüpheli ...’nin, müştekinin babasından almış olduğu 159.500,00 Türk lirası borç karşılığında, kardeşi olan diğer şüphelinin yetkilisi olduğu .... Hizmetleri Ltd. Şti. ad ve hesabına düzenlediği keşide tarihi içermeyen aynı bedelli çeki vermesinden ibaret somut olayda, dosya içerisinde bulunan vekaletnameden adıgeçen şüphelinin şirket yetkilisi olan diğer şüpheli ... tarafından şirketi temsile yetkili kılındığı, taraflarca çekin keşide edildiği 2010 yılı itibariyle şirket adına çek keşide etme yetkisi bulunduğu anlaşılmış ise de, şüpheli .....’nin son günlerini huzurevinde ailesinden uzak geçiren ve sağlık sorunları bulunan müteveffa ile yakın arkadaş olup, tüm işleri ile yakınen ilgilendiği, şüpheli....’in müştekinin babasının içinde bulunduğu koşullardan istifade ile kendisine yüklü miktarda borç vermesini temin maksadıyla, baştan itibaren keşide tarihi ihtiva etmediği cihetle çek niteliğini haiz olmadığını bildiği çeki keşide ederek müştekinin babasına vermesinden ibaret eyleminin dolandırıcılık suçuna vücut vereceği, mevcut delillerin takdir ve değerlendirilmesinin mahkemesine ait olduğu cihetle, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:İncelenen dosya içeriğine göre, şikayetçinin iddiaları doğrultusunda yapılan soruşturma sonucunda Kırşehir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından verilen, 14.11.2014 tarih ve 2014/1609-3792 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın, itiraz üzerine Kırşehir Sulh Ceza Hâkimliğinin 12.01.2015 tarih ve 2014/602 değişik iş sayılı kararıyla mahkemesince değerlendirme yapılması gerektiğinden bahisle kesin olarak kaldırılması üzerine, Cumhuriyet savcılığınca 5271 sayılı CMK’nın 173/4. maddesi gereğince iddianame düzenlenip mahkemesine verilmesi gerekirken, delil toplama yoluna giderek yeniden kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Kırşehir Sulh Ceza Hâkimliğinin 29.06.2016 tarih ve 2016/692 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 27.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.