Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6625 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 4781 - Esas Yıl 2016





Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın tahsili amacıyla hırsızlık suçundan sanık ...'ın ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ... Dişli'nin mahkumiyetlerine dair Manisa 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 09/06/2010 tarihli ve 2010/233 esas, 2010/329 sayılı karar aleyhine vaki temyiz istem üzerine düzeltilerek onama talebine dayanılarak dava dosyası ... Cumhuriyet Başsavcılığının 14/10/2012 gün ve 2010/252268 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmiş, Dairemizin 13/10/2016 gün ve 2014/55 esas 2016/7653 karar sayılı kararıyla sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin DÜZELTİLEREK ONAMASINA karar verilmiştir.6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan Kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesi uyarınca ... Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü:... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE, Dairemizin 13/10/2016 gün ve 2014/55 esas, 2016/7653 karar sayılı düzeltilerek onama kararının KALDIRILMASINA, Sanıkların mahkumiyetlerine dair hükümler, sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüld??;Katılanın ..... A.Ş.'ye götürülmek üzere sanık ...'un kullandığı kamyona 8 ton üzüm yüklediği, sanık ...'un katılanın borcu olan sanık ... ile anlaşarak üzümleri .... A.Ş.'ye götürmeyip ...'in istediği adrese götürdüğünün iddia edildiği olayda,Sanık ...'in, katılan ...'ye olay öncesi kuru üzüm sattığı, parasını ödemediği karşılığında bu satışa komisyonculuk yapan .... adına 15.03.2009 vade tarihli ve 22.000 TL bedelli senet verdiği, ancak, vadesinde senet borcunun alacaklı sanık ...'e ödenmediği, tarafsız tanık ....'in soruşturma ve kovuşturma aşamasında alınan birbiriyle uyumlu beyanları itibarıyla; bahse konu borcun ödenmemesi üzerine yerine kuru üzüm verilmesi karşılığında anlaştıkları, buna istinaden 8 ton üzümün sanık ...'un aracına yüklendiği, suça konu üzümün önceki alacağa karşılık sanık ...'e teslim edileceği husununun nakliyeci sanık ... tarafından doğrulandığı, bu konuda her iki sanık ve tanık ....'ın beyanlarının uyum arzettiği, sanık ...'un bu anlaşma dorultusunda katılan ...'den aldığı kuru üzümleri sanık ...'in ....'den olan alacağına karşılık ve bu konudaki anlaşma uyarınca sanık ...'e teslim ettiği, teslim sırasında nakliyeci ....'a herhangi bir irsaliye teslim edilmediği, katılan tarafından sonradan dosyaya sunulan sevk irsaliyesindeki düzenleme ve sevk tarihlerinin uzmanlık gerektirmeyecek ve basit bir inceleme ile anlaşılacak şekilde 08.10.2009 olan tarihlerin 08.11.2009 olarak değiştirildiğinin anlaşıldığı, kaldı ki bahse konu irsaliyenin her zaman düzenlenmesinin mümkün olduğu, bu haliyle delil niteliği taşımadığı, dosyadaki tek tarafsız tanık konumunda bulunan ....'in beyanları, bu beyanlarının dosyada mevcut senet ve sanık savunması ile uyumlu olması dikkate alındığında, suça konu üzümlerin katılan ...'nin sanık ...'den daha önceki aldığı ve bedelini ödemediği üzümler karşılığında rıza ile gönderilmiş olduğu, bu haliyle atılı suçların yasal unsurları oluşmadığı ve taraflar arasındaki ihtilafın hukuki uyuşmazlık niteliğinde kaldığı anlaşıldığından sanıkların beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyetlerine hüküm verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA, 23/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.