Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6592 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22103 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/238005MAHKEMESİ : Ankara(Kapatılan) 27. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 09/03/2010NUMARASI : 2009/985 (E) ve 2010/191 (K)SUÇ : DolandırıcılıkDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Somut olayda; sanık Z. G.'in Düğün TV isimli televizyon kanalında 2008 yılı Aralık ayı içerisinde Esra ismiyle "evlenmek isteyen bayan" şeklinde mesaj yayınlattığı, bu mesajda sanığın verdiği .......nolu telefonu arayan katılan Y.. G.. ile sanık Zeher'in tanışmak için anlaştıkları ve 2008 yılı Aralık ayın??n ilk haftasında katılan ile sanığın Karanfil Sokakta bulunan Ç. Kebap isimli lokantada buluştukları, bu görüşmeden sonra telefon görüşmelerine devam ettikleri ve evlenmeye karar verdikleri, bu karardan sonra 24/12/2008 tarihinde sanığın ikamet ettiği Zonguldak'tan Ankara'ya yalnız gelerek katılan ile buluştuğu, katılanın niçin yalnız geldiğini sorması üzerine annesi ile birlikte kaldığını ancak annesinin hasta olması sebebiyle gelemediğini, Ankara Adliyesi'nde çalışan savcı kardeşi olduğunu onunla katılanı tanıştıracağını söyleyerek güven sağladığı, daha sonra katılanı Kızılay Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan Ö..... Kuyumculuk isimli yere götürerek kendisine 3.800 TL değerinde altın ziynet eşyası aldırdığı, alışverişi tamamladıktan sonra katılana acele bir işi çıktığını hemen geleceğini söyleyerek yanından ayrıldığı ve bir daha dönmediği, bunun üzerine katılanın sanığı telefonla aradığında "dayım beni bırakmıyor, yarın buluşuruz, diyerek oyaladığı" ve 26/12/2008 tarihinde katılan tekrar sanığı aradığında "ben Sivas' a Hakim Bey'in düğününe gidiyorum" diyerek buluşma teklifini reddettiği ve daha sonra telefonunu kapatıp katılanın kendisine ulaşmasını engelleyerek hileli hareketlerle katılanı aldatmak suretiyle haksız menfaat temin ettiği anlaşılmakla, sanığın atılı suçtan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.