Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6542 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 16981 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : Sanık ... hakkında: TCK'nın 158/1-f-son, 52/2, 62, 53. ve 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet Sanık ... hakkında: TCK'nın 158/1-f-son, 52/2, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet Sanık ...'ın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafii tarafından, sanık ...'ın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü,Sanıkların akraba oldukları ve halı satım işi ile uğraştıkları, sanık ...'ın halı sattığını söyleyerek diğer sanık ...'ı çek alması için ... ilçesine gönderdiği, sanık ...'ın dava konusu çeki alarak kargo ile diğer sanık ...'a gönderdiği, ....'ın ise çalıntı çekleri müşteki ...'lıya vererek karşılığında mal aldığının iddia edildiği olayda,1- Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair mahkemenin mahkumiyet yönünde kabulünde isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; o yer Cumhuriyet Savcısının ve sanık müdafiinin suçun sabit olmadığına dair temyiz itirazının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 158/1-son maddesi gereğince doğrudan haksız elde olunan yararın iki katı esas alınmak suretiyle, sanığa fazla ceza tayiniBozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, adli para cezasına mahkumiyete ilişkin uygulamanın tamamen hükümden çıkartılarak yerine, “sanığın, 5237 sayılı TCK'nın 158/1-e-son maddesi gereğince 2000 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına,aynı kanun'un 62 maddesi gereğince 1666 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, aynı kanunun 52/2 maddesi gereğince günlüğü 20.00 TL 'den hesap edilmek üzere sonuç olarak 33320 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3- Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Sanığın savunmasında diğer sanık ...'ın sattığı halıların karşılığı olan çeki alıp kargo ile sanık Razaman'a gönderdiğini, başkaca bir bilgisi olmadığını beyan ettiği, sanık ...'ın da sanığın beyanlarını doğrulaması karşısında, sanığın olaydan haksız menfaat temin etmediği çekin sahte olduğunu bildiğine ve bu şekilde Ramazan'ın eylemine iştirak etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğine yönelik mahkumiyetine yeterli somut delil bulunmadığı anlaşılmakla, sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,Kanuna aykırı olup, sanık ve o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 23/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.