Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6260 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 14431 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : BeraatNitelikli dolandırıcılık suçundan sanığa verilen beraat hükmünün katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanığın, ....tan aldığı kredi kartı borcunu ödememesi üzerine hakkında icra takibi başlatıldığı, bunun üzerine sanığın, borcunun bulunmadığına dair Avukat .... tarafından imzalanan 24/08/2006 tarihli belgeyi ve 21.10.2009 tarihli banka belgeleri üzerinde tahrifat yaparak, “bankanın 2.771 TL alacağı bulunmaktadır” ibaresi yerine “bu dosyadan alacağımız bulunmamaktadır”, ibaresini yazmak suretiyle bankaya borcunu ödemeyerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, sahte olduğu belirtilen belge asıllarının ilgili bankadan getirtilerek incelenmesi, adli emanete alınması, sanığın, ilgili banka yetkililerinin ve Avukat ....’in yazı ve imza örneklerinin usulüne uygun olarak alınarak, mukayeseye elverişli belge asıllarıyla birlikte kriminale gönderilerek, söz konusu belgelerdeki yazıları ile imzanın kime ait olduğu, belgelerin sahte olup olmadığı, tahrifat yapılıp yapılmadığı hususlarının kesin olarak belirlenmesi, ilgili icra dosyası ile icra hukuk dosyalarının getirtilerek incelenmesi, onaylı suretlerinin dosyaya konulması, sanık hakkında sahtecilik suçundan açılan bir kamu davası bulunup bulunmadığının araştırılması, bulunması halinde getirtilip incelenerek birleştirme hususunun değerlendirilmesi, belgelerin içerik olarak veya şeklen sahte olup olmadıkları ile bu belgelerin hangi tarihte icra dairesine gönderildiğinin tespit edilmesi, bankanın sanıktan ne kadar alacak talebi bulunduğunun araştırılması, buna göre teşebbüs edilen haksız menfaat miktarının kesinleştirilmesi, icra hareketlerine başlayan sanığın, ilgili icra dairesinin araştırması sonucunda eylemini tamamlayamaması halinde eylemin teşebbüs aşamasında kalacağının dikkate alınmasından sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeyerek eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 20/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.