Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6136 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14902 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Somut olayda; sanığın Roketsan'da 5 kişilik işçi kontenjanı olduğunu beyan ederek müşteki ...'ı aradığı, işi yapacak olan şahıslara 2.000,00 TL verileceğini söyleyerek banka hesap numarası verdiği ve müşteki ...'ın sanığa ait İş Bankası... Şubesindeki 7100-916992 nolu hesabına 10.09.2008 tarihinde 2.000,00 TL havale ettiği, müşteki ...'ın durumu iş yerindeki arkadaşı müşteki ...'a söylediği, m??şteki ... ile birlikte sanığı aradıklarında sanığın yine müşteki ...'a ...Roket Fabrikasında kendisini işe koymak için söz verdiği ve 2.000,00 TL istediği, müşteki ...'ın da 26.09.2008 tarihinde sanık ...'a ait hesaba 2.000,00 TL havale gönderdiği yine müşteki ...'ın durumu müşteki ...'ya söylediği aynı şekilde sanığı aradıklarında sanığın müştekiden de... İlçesi Roketsan Fabrikasında müştekiyi işe koymak için 2.000,00 TL istediği, müştekinin de 26.09.2008 tarihinde sanık ...'un banka hesabına 2.000,00 TL havale gönderdiği anlaşılmakla müştekilere yönelik dolandırıcılık suçlarının işlendiğine dair mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. Maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkralarındaki adli para cezalarının belirlenmesine ilişkin bölümlerdeki "300 gün", "250 gün", "5000.00 TL" ibarelerinin yerine sırasıyla "5 gün", "4 gün", "80,00 TL" ibarelerinin eklenmesi; suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.