MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : BeraatResmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanığın katılandan aldığı mal karşılığı vermiş olduğu 7.500.TL bedelli çekin ibraz tarihinde tamamen sahte olduğunun anlaşıldığı, sanığın bu şekilde menfaat temin etmek suretiyle resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediği iddia edilen olayda; sanığın bahse konu çeki ... isimli bir pazarcıdan aldığını ve bu şahsın kimlik ve adres bilgilerinin defterinde yazılı olup bilahare ibraz edeceğini, çekten kaynaklı borcu ödediğini ifade ederek suç kastıyla hareket etmediğini savunması, dosyada mevcut 26.10.2010 tarihli ekspertiz raporunun içeriği incelendiğinde, suça konu çekteki imzaların sanığa ait olup olmadığı hususunda bir inceleme yapılmadığının anlaşılması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti açısından, öncelikle sanığa soruşturma sırasındaki ifadesi hatırlatılarak ... isimli şahsın kimlik ve adres bilgilerinin ibrazının istenmesi, herhangi bir belge ibraz edememesi halinde suça konu belge üzerindeki keşideci ve birinci ciranta atfen atılan imzaların sanığa ait olup olmadığı hususunda imza incelemesi yaptırılması, sanığın suç kastının belirlenmesi amacıyla suça konu çekten mütevellit borcu ödeyip ödemediğinin araştırılması, ödeme veya kısmi ödeme varsa etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması ihtimali karşısında katılanın rızasının bulunup bulunmadığının sorulması, sanığın suça konu çeki .... isimli bir kişiden aldığını savunmasına rağmen çekteki ilk cirantanın başkaca bir kişi olmasının hayatın olağan akışına uygun olup olmadığı hükmün gerekçesinde denetime olanak verecek şekilde tartışılarak toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.