MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : TCK'nın 157/1, 62/1, 52, 51. maddeleri uyarınca mahkumiyet Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ... ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;27/06/2011 tarihli iddianamede, sanıkların katılanı telefon ile arayarak kendisinin emniyet mensubu olarak tanıttığı, katılana ait hesap numaraların PKK terör örgütü tarafından kullanıldığı, bunu önlemek için hesaplarındaki paraları boşaltıp, kendilerinin bildireceği hesaba aktarmasını istedikleri böylece menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilmesi karşısında; eyleminin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14.maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK'nın 158/1. maddesine eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık fiiline ilişkin delillerin takdiri ve değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği zorunluluğu; Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanık ... müdafii temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin, BOZULMASINA, aynı kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakların saklı tutulmasına 13/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.