Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5935 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21606 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : BeraatDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. Sanık ...’nın, borçları yüzünden maddi sıkıntı içerisine girmesi üzerine durumunu anlattığı sanık ...'ın önerisi ile borçla aldıkları mobilyaları yarı fiyatına ve peşin paraya diğer sanık ...'ya satma hususunda anlaştıkları, bu amaçla sanıklar... ve ...'nın, 10.07.2007 tarihinde şikayetçinin mağazasından almış oldukları 6.000,00 TL tutarındaki mobilya karşılığında 250 TL peşin para verip 750 TL'yi de birkaç gün içerisinde getirme sözü verdikleri, sanık ...'nın kalan 5.000 TL’li borç için bu bedelle senet yazıp şikayetçiye verdiği, ancak kimliğinin tespit edilebilmesi amacıyla soyadını “...” olarak yazdığı, sanıkların bu şekilde almış oldukları 6.000 TL değerindeki mobilyaları anlaştıkları gibi daha sonra götürüp diğer sanık mobilyacı ...'ya 3.000 TL'ye sattıkları, sanık ...'nun diğer sanık ...'ya bu 3.000 TL'nin, 1.500 TL'sini peşin olarak verdiği ve kalan 1.500 TL parayı bir hafta on gün içerisinde ödeyeceği sözünü verdiği, katılanın mobilyaları ...’un işyerinde görmesi üzerine nereden aldığını sorduğu, ...’un da alan kişilerin işyerine gelmesi durumunda kendisine haber vereceğini söylediği, 08.08.2007 tarihinde ... ve ...’nın ...’un işyerine gitmesi üzerine katılanı işyerine çağırdığı, katılanın bu şekilde sanıkları tespit edip, polise ihbar etmesi nedeniyle olayın ortaya çıktığının iddia edildiği olayda; 1-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Sanıklardan ...’un aşamalardaki tüm savunmalarında, sanık ...’nın nişanının bozulması nedeniyle hiç kullanmadığı mobilyaları satın aldığını belirterek suçlamaları kabul etmemesi, sanıklar ... ve...’ın işyerine geldiğini katılana bildirerek yakalanmalarını sağlaması, sanık ...’ın ise, katılan ile ... arasındaki alışverişin dışında yer alması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların üzerlerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği anlaşıldığından, mahkemece sanıklar hakkında verilen beraat kararlarında bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,2-Sanık ... hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanığın almış olduğu mobilya karşılığında düzenlemiş olduğu senede, kimliğinin tespit edilmesini engellemek amacıyla soyadını “...” yerine “...” olarak yazarak başından itibaren borcunu ödememek amacıyla hileli davranışlarda bulunduğu, bu nedenle de sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunun sübut bulduğu gözetilmeden, mahkumiyeti yerine yazılı gerekçelerle beraatına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 31.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.