Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5613 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 14341 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : 1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK’nın 158/1-f, 62/1, 52/2-4 ve 53 maddeleri gereğince mahkumiyet 2-Resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK’nın 204/1, 62 ve 53 maddeleri gereğince mahkumiyetSanık hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen mahkumiyete ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Müşteki ...’in yönetim kurulu başkanlığını yaptığı ...’nin talebi üzerine dernek adına çek defteri istendiği, daha sonra derneğin bu çek defterini almaktan vazgeçtiği, bilahare bankanın şubesi ile merkez şubesinin birleştiği, taşınma sırasında söz konusu çek defterinin kaybolduğu, kaybolan çeklerden olan suça konu 6.500 meblağlı çekin ticari alışveriş sırasında sanık tarafından katılan ...’a verildiği, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçları işlediğinin iddia edildiği olayda,Belgelerde sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu cihetle; belge üzerinde mahkemece gözlemde bulunulup, denetime olanak sağlanması bakımından çek aslı da dosya içine konulmadan, suça konu çekin aldatma yeteneğinin ne şekilde oluştuğu karar yerinde açıklanıp tartışılmadan ve suça konu çek yaprağındaki ilk cirantanın titizlikle araştırılıp tanık olarak dinlenerek çek yaprağını kimden ve hangi hukuki ilişki nedeniyle aldığının sorulup tespit edilmesi, hükme esas alınan çek üzerindeki yazı-rakam ve ciranta imzaları yönünden de gerek görüldüğünde bilirkişiden rapor alınması, katılanın hukuki ilişki nedeniyle aldığını söylediği çekin dayandığı hukuki ilişkiye ait alış-verişe ait fatura ve belgeler getirtilip muhasebe ve envanter kayıtlarına intikalin yapılıp yapılmadığı ve sanık savunmasında belirtilen diğer hususların aksi kanıtlandıktan sonra sanığın hukuksal durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 07.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.