Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5537 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 33265 - Esas Yıl 2013





Mala zarar verme ve kasten yaralama suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 151/1,62/1,51 ve 86/2,29,62/1,51(iki kez) ve sanık ...’ın 151/1,62/1,50/1-a,52/2-4 ve 86/2,29,62/1(iki kez) 50/1-a,52/2-4 maddeleri gereğince sanık ...’ın 3 ay 10 gün hapis, 1 ay 20 gün(iki kez) hapis ve sanık ...’ın 2.000 TL adli para cezası ve 1000 TL(iki kez) adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Diyarbakır 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 05.01.2012 tarihli ve 2011/20 esas, 2012/21 sayılı karar lehlerine vaki temyiz istemi üzerine onama ve bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10.04.2013 gün ve 2012/69925 sayılı tebliğnamesi ile dairemize gönderilmiş, Dairemizin 24.09.2013 gün ve 2013/11591 Esas 2013/13928 sayılı kararıyla hükmün Düzeltilerek onamasına ve Bozulmasına karar verilmiştir.6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan Kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nın 308.maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE, Dairemizin 24.09.2013 tarih ve 2013/11591 esas 2013/13928 sayılı kararının KALDIRILMASINA, Sanık ...’ın karar başlığında katılan olarak yer aldığı, ancak sanık sıfatının da bulunduğu anlaşılmakla karar başlığının mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmekle;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder.Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Somut olayda; şikayetçiler..., ... ve ...'nin içinde bulunduğu araç ile sanıklar ... ve ...'ın içinde bulundukları araçların trafikte seyir halinde iken yol verme meselesi nedeniyle tarafların tartıştıkları ve karşılıklı olarak kavga ettikleri, sanıkların şikayetçiler ... ile ...’i basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaraladıkları ayrıca ...'a ait araca zarar verdikleri anlaşılmakla, mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir,Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık ... hakkında TCK'nın 58/3. maddesi gereğince, TCK’nın 151/1. ve 86/2. maddelerinde öngörülen seçenek yaptırımlardan hapis cezasının tercih edilmesi ile aynı Kanun’un 50/2. maddesi gereğince seçilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır, 1-Sanık ... hakkında mağdurlar ... ve ...’e karşı kasten yaralama suçu yönünden kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına gore, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 2-Sanık ... hakkında mala zarar verme, sanık ... hakkında ise mala zarar verme ve mağdurlar... ve ...’e karşı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde, Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazının reddine, ancak; a)Sanık ... hakkında kasten yaralama suçları yönünden kurulan hükümde, sanığın sabıkalarının suç tarihinden sonra kesinleşmiş olduğu dikkate alınarak, kasten yaralama suçunda dosyaya yansıyan, ileri sürülmüş ve belgelendirilmiş giderilmesi gereken ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi bir zarar bulunup bulunmadığının taraflardan sorulup bir saptama yapılmadan ve manevi zarar ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilmeden, sanığın işlemiş olduğu kasten yaralama eylemlerinden dolayı "sabıka kaydında gözüken hükmün açıklanmasının geri bırakılması ilamı" biçimindeki yetersiz gerekçe ile CMK’nın 231.maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına kararı verilmesi, b)Sanıklar hakkında mala zarar verme suçunda, oluşa uygun kabule göre; ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının tespit edilemediğinden sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nın 29.maddesinde belirtilen haksız tahrik hükmünün uygulanmaması, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.