Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5081 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19702 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 11 - 2010/230316MAHKEMESİ : Konya 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ : 17/12/2009NUMARASI : 2009/1 (E) ve 2009/441 (K)SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.TCK'nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir. Bu nitelikli halin oluşması için, eylemin kamu kurum ve kuruluşlarının mal varlığına zarar vermek amacıyla işlenmesi gerekir.Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak yada bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.Yukarıdaki ilkeler ışığında somut olay incelendiğinde;Konya Selçuklu'da faaliyet gösteren Özel Yeni S.. B.. Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi müdürü ve öğretmeni olan sanıkların, Çumra ilçesi A.. İlköğretim Okulu öğrencileri C.. G..., Ş.. K.. ve M.. K..'a 2007 yılı Temmuz ila Aralık ayları arasında eğitim vermedikleri halde, eğitim verilmiş gibi göstererek belge düzenleyip haksız olarak 6.998,40 TL'lik fatura tanzim ederek, 5378 sayılı Özürlüler ve Bazı KHK'larda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun hükümlerine göre bu parayı maliye hazinesinden tahsil ettikleri iddia olunan olayda, sanıkların savunmalarında, C.. G.., Ş.. K.. ve M.. K.. isimli öğrecilerin Ç.. A.. İlköğretim Okulu öğrencisi olduklarını, ders saatleri çakıştığı için haftanın belirli günlerinde öğrencileri servisle okullarından aldırarak rehabilitasyon merkezine getirttiklerini, çocuklar özürlü oldukları için öğretmenlerinin buna göz yumduklarını beyan etmeleri karşısında, sanıkların savunmalarının doğruluğunun tespiti ve gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; öğrencilerin okuduğu ilköğretim okulu yetkililerinin ve öğretmenlerin beyanlarına başvurularak, öğrencilerin okuldan servisle alınarak rehabilitasyon merkezine götürülüp götürülmediklerinin, anılan rehabilitasyon merkezinde eğitim verilip verilmediğinin kendilerine sorularak bu hususun kesin olarak belirlenmesinden sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.