Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4865 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 11416 - Esas Yıl 2012
Tebliğname No : 11 - 2010/20368MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 25/12/2009NUMARASI : 2009/392 (E) ve 2009/1507 (K)SUÇ : Dolandırıcılık (değişen suç vasfı nedeniyle hırsızlık)Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanığın bul karayı al parayı adlı oyunu oynattığı, Hacettepe Üniversitesi önünde bulunan müştekiyi bu oyunu oynatmak suretiyle dolandırdığı ve müştekinin 600 TL'sini aldığı, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanığın üçkâğıtçılık isimli oyunu oynattığı, olay yerinden geçmekte olan müştekiye 600 TL karşılığında oyun oynatmak suretiyle üzerine atılı dolandırıcılık suçu işlediğinden hakkında kamu davası açıldığı ve sanığın bu hususu ikrar etmesi karşısında; eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hırsızlık suçundan hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.