Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 461 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 2282 - Esas Yıl 2016
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : TCK'nun 158/1-f-son, 62, 52/2 ve 204/1, 62 maddeleri gereğince mahkumiyetNitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyete ilişkin hükümler katılan vekili ve sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanıklar ... ve ...'un tanışık oldukları, sanık ...'ın patates ve soğan alım satımı ve toptancılığı ile uğraştığı, olay tarihinde toptancı halinde komisyonculuk yapan sanık ...'un diğer sanık ... adına katılan ...'den patates satın aldığı, ödeme olarak da ...'ın kendisine verdiği, keşidecisi sanık ... olan suça konu çeki katılana verdiği, sonrasında çekin bankaya ibrazında karşılıksız çıktığı, sanık ... hakkında karşılıksız çek keşide etmek suçundan dava açıldığı, bu davada aldırılan bilirkişi raporunda çekteki yazıların sanık ...’a ait olduğu fakat keşideci imzasının gelişi güzel atılması nedeniyle kime ait olduğunun anlaşılamadığı, sanıkların bu şekilde fikir ve eylem birliği içinde üzerlerine atılı suçları işlediklerinin iddia edildiği olayda,1-Katılan vekilinin temyiz talebine yönelik yapılan incelemede, Katılan vekilinin, 22/03/2016 tarihinde tefhim edilen hükme yönelik, yasal süresi geçtikten sonra yaptığı 31/03/2016 günlü temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2-Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçu nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde,Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 3- Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu nedeniyle verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde,Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Adlî para cezası belirlenirken 5237 sayılı TCK'nın 52. maddesi kapsamında, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yediyüzotuz günden fazla olmamak üzere gün para cezasının belirlenmesi gerektiği, ayrıca hapis cezasıyla birlikte adli para cezasının öngörüldüğü ve bu cezanın ne kadar olduğunun da yasada belirtilmediği hallerde, para cezasının alt sınırının, hapis cezasının alt sınırından az olmayacak şekilde belirlenmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde adli para cezasına hükmedilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı yasanın 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'un 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükümde yer alan sırasıyla “20820 TL ve 48700 TL” ibarelerinin yerine '' hapis cezasının yanı sıra TCK’nın 52 maddesi gereğince 1041 gün ve 2435 gün adli para cezası karşılığı aynı yasanın 52. maddesi gereğince günlüğü 20 TL 'den olmak üzere sonuç olarak 20820 ve 48700 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına”, yazılmak suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.