Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3109 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 25677 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılıkNitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar......'ın beraatlerine, sanık .....'in mahkumiyetine ilişkin hükümler, katılan vekili ile sanık ...... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Katılanın aracını bir yıllığına ..... Sigorta'ya sigortalatmak için aracı şirket olan A.... ..... Hizmetleri Ltd. Şti.'ne başvurduğu, aracın kasko sigortası yapılması için bir yıllık kasko bedeli olarak belirlenen 17.404.00 TL'ni 03/12/2010 tarihinde aracı şirketin hesabına yatırdığı,olay tarihinde ...... Hizmetleri Ltd. Şti.'nin ortağı ve yetkilisi olan sanık ...... ile şirketin işlerini şirket ortakları olan eşi ve kardeşi .... ve ....adına fiilen yürüten sanık ..... ve .... Hizmetleri isimli işletmenin sahibi sanık ..... ile birlikte hareket ederek katılanın bilgisi dışında .... Hizmetleri üzerinden aracın ..... Şirketine bir yıllığına sigorta yaptırdıkları, katılanın kasko sigorta bedelini peşin ödemesine rağmen ..... Hizmetleri Ltd. Şti.'nin....... Aracılık hizmetlerine kasko sigorta bedelinin bir kısmını taksitler halinde ödediği ancak bir kısmını ödemediği için aracın kasko sigortasının iptal edildiği, aracın beş ay süreli kasko sigortalı olarak kaldığı,her üç sanığın birlikte hareket ederek hileli hareketlerle katılanı kandırmak suretiyle menfaat sağladıkları bu suretle nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda; 03/12/2009 - 03/12/2010 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde 1 yıllık ..... poliçe nolu "......Poliçesi" nin sanıklardan ....'ın yetkilisi ve sahibi olduğu .... Hizmetleri üzerinden ....sigorta şirketi tarafından yapıldığı, katılan ....'un .....Hizmetleri Ltd. Şti. ile temasa geçtiği ve aracın özellikleri nedeniyle ...... Hizmetleri Ltd. Şti.'nin bu sigortayı gerçekleştiremeyeceği anlaşıldığından; sanıklardan....'nın sanıklardan .... ile görüşüp maksimum kasko sigorta poliçesinin düzenlendiği; katılan....'un ......Hizmetleri Ltd. Şti.'den ......'in yönlendirmesiyle bu şirketin hesabına ..... plakalı araç için 17.404 TL'yi ....Bankası aracılığıyla 03/12/2009 tarihinde 235 nolu dekontla peşin olarak ödediği halde;.....Hizmetleri Ltd. Şti.'nin sanıklardan ......'ın sigorta şirketine dosya içerisindeki .....Bankasının 30/12/2009 tarih ve 2450, 01/02/2010 tarih ve 6747, 03/02/2010 tarih ve 2406, 08/02/2010 tarih ve 3319, 25/02/2010 tarih ve 2677, 26/02/2010 tarih ve 9537, 31/03/2010 tarih ve 10820, 14/05/2010 tarih ve .... nolu makbuzlarla para transferi gerçekleştirdiği; ancak taksitlerin bir kısmının ödenmemesi üzerine de maksimum kasko sigorta poliçesinin 30/06/2010- 03/12/2010 tarihleri arasındaki 156 günlük sürenin iptaline yönelik poliçe düzenlendiği, eylemin sigorta şirketleri arasında aracılık hizmetlerinden kaynaklı prim kazanmak ve vade farkı avantajı ile ödemede bulunmak şeklinde gerçekleştiği, sanık.....'in fiilen işlettiği şirket hesabına katılanın defaten yatırdığı poliçe bedelini, tasarruf amacı dışında kullanmak suretiyle TCK'nın 155/2 maddesi kapsamında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği; Sanık ...... ile.....'ın söz konusu eyleme iştirak ettiklerine dair savunmalarının aksine yeterli nitelikte, somut ve inandırıcı delil bulunmadığı halde suç vasfında hataya düşülerek, sanıklar hakkında yazılı şekilde karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 06.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.