Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30068 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4876 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar verme, kasten yaralamaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Şikayetçi-katılan ...'ın abisi olan sanık ...'ın aralarında süregelen husumet nedeniyle anneleri-tanık ...'nin yanında tartışmaya başlamaları, karşılıklı tahkir edici sözler sarfetmeleri sonrasında, katılan ...'ın annesini de bindirdiği ... plakalı aracı abisi-sanığın üzerine sürmesi neticesinde, sanık ...'ın yerden aldığı taşları fırlatmasıyla ...'ı 28/07/2011 tarihli raporda tespit olunan şekilde yaralaması ve 27/07/2011 tarihli "görgü tespit tutanağında" belirlenen biçimde otomobilin sol kapı orta kısmında taş izleri-ezikleri oluşturması eylemlerinin "mala zarar verme" ve "kasten yaralama" suçlarını oluşturduğu iddia edilen somut olayda;I)"Şikayetçi ...'a karşı "Kasten yaralama" suçundan verilen "mahkumiyet" hükmüne yönelen sanık ...'ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ...'ın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan "sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine" ilişkin hak yoksunluğunun koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanabileceğinin nazara alınmaması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak; yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan hüküm fıkrasında yer alan TCK'nın 53. maddesinin tatbikine ilişkin bölüm çıkartılarak yerine "Sanığın, TCK'nın 53/3. Maddesi uyarınca, aynı maddenin 1. Fıkrasının c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, "paragrafları yazılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II)"Mala zarar verme" suçundan verilen "mahkumiyet" hükmüne yönelen sanık ...'ın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak, oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre sanık ...'ın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Dosya kapsamı itibariyle; farklı adreste (konutta) oturan kardeşi ...'a karşı atılı suçu işlediği iddia ve kabul olunmakla, sanık hakkında TCK'nın 167/2. maddesi gereğince cezasından indirim yapılmamak suretiyle fazla ceza tayini,2-Kabule göre de; TCK'nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan "sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerine" ilişkin hak yoksunluğunun koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanabileceğinin nazara alınmaması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.