Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2906 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14345 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mala zarar verme, hakaret, kişilerin huzur ve sükununu bozmaHÜKÜM : Beraat, mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Hakaret suçunun oluşabilmesi için, bir kimseye ..., şeref ve saygınlığını incitecek ölçüde, somut bir fiil veya olgu isnat etmek yada yakıştırmalarda bulunmak yada sövmek gerekmektedir. Kişiye isnat edilen somut fiil veya olgunun gerçek olup olmamasının bir önemi yoktur. İsnadın ispatın konusu ayrıdır. Somut bir fiil ve olgu isnat etmek; isnat, mağdurun ... şeref ve saygınlığını incitecek nitelikte olacaktır.Mağdura yüklenen fiil ve olgunun belirli olması şarttır. Fiilin somut sayılabilmesi için, şahsa, şekle, konuya, yere ve zamana ilişkin unsurlar gösterilmiş olmalıdır. Bu unsurların tamamının birlikte söylenmesi şart değildir. Sözlerin isnat edilen fiilî belirleyecek açıklıkta olması yeterlidir. Çoğu zaman isnat edilen fiil ve olgunun, hangi zaman ve yerde meydana geldiğinin belirtilmesi, ... ve saygınlığı incitecek niteliği tespit için yeterli olmaktadır. Tarafların sosyal durumları, sözlerin söylendiği yer ve söyleniş şekli, söylenmeden önceki olaylar nazara alınarak suç vasfı tayin olunmalıdır. Hakaretin kişiyi küçük düşürmeye yönelik olması gerekir. Kişiye onu toplum nazarında küçük düşürmek amaçlı belli bir siyasi kanaatin isnat edilmesi hâlinde de suç oluşacaktır. Bir kişiye yönelik sözlerin veya yapılan davranışın o kişiyi küçük düşürücü nitelikte olup olmadığını tayin ederken, topluma hâkim olan anlayışlar, örf ve adetler göz önünde bulundurulmalıdır.Somut olayda; Katılanlar ile sanık ... arasında önceye dayalı husumet bulunduğu, sanık ... ve oğulları olan diğer sanıklar ... ile katılan ...'ın ikametinin önünde park halinde bulunan ... plaka sayılı ... marka aracın yanına gelerek aracın ön cam ve arka camını taş vurarak kırdıkları ayrıca aracın ön kaputuna taş vurarak zarar verdikleri şeklinde gerçekleştiği iddia edilen olayda;1)Sanıklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz itirazlarının incelemesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan ve sanıkların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun hapis cezasının kanuni bir sonucu olarak uygulanabileceği ve adli para cezalarında uygulanamıyacağının gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, katılan ve sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. Maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından "5237 sayılı Kanunun 53. maddelerinin uygulanmasına" ilişkin bölümün çıkartılmak suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,2)Sanık ... hakkında hakaret ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından kurulan hükmün temyiz itirazlarının incelemesinde;Tanık ...'nun beyanına neden üstünlük tanınmadığının karar yerinde tartışılıp gösterilmeden yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, katılan ve sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. Maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 18/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.