MAHKEMESİ : Gebze 1. Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Müşteki H.. K..'nun B.. L.. Dağ. Dep. Taş. ve Tic. A.Ş.'nin operasyon sorumlusu olduğu, Dilovası ilçesi Fatih Mahallesinde bulunan Marshall B ve V S A.Ş. isimli fabrikaya ait yüklerinde B.. L.. şirketi tarafından taşınmakta olduğu, olay günü Marshall boya fabrikasının Gümüşhane, Rize illerine gönderilecek yükleri taşıması amacıyla müşteki tarafından 27 DH 707 plaka sayılı kamyonu kiraladığı, o tarihte kayıt sahibi Müslüm Kama'dan taşıt kira sözleşmesi ile aracı kiralayan sanığın, Erkan Bilir tarafından kaybedilmiş olan sürücü belgesine kendi fotoğrafını yapıştırdığı ve söz konusu sürücü belgesini müştekiye ibraz ederek yükü aldığı, ve fabrikadan ayrıldığı, ancak 19.406 kg yükü yerine teslim etmediği, sanığın bu şekilde üzerine atılı suçu işlediğinin iddia edildiği olayda, sanığın üzerine atılı dolandırıcılık suçunu, kamu kurumu olan Emniyet Müdürlüğü'nün maddi varlığı olan, sahte sürücü belgesi kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği ve bu yolla haksız menfaati temin ettiği dikkate alınarak, eylemin suç tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK'nın 158/1-d maddesinde belirtilen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sonuç ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 15.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.