Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 271 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 4572 - Esas Yıl 2016





Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanık ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 155/2, 62/1 ve 52. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair, Gaziosmanpaşa 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/02/2016 tarihli ve 2015/276 esas, 2016/101 sayılı kararına katılan vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/04/2016 tarihli ve 2016/337 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 29.10.2016 gün ve 94660652-105-34-9256-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.11.2016 gün ve 2016/386700 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre katılan şirkete ait dersanede muhasebe görevlisi olarak çalışan sanığın dersaneye kayıt yaptıran öğrencilerden aldığı kayıt paralarını işletme hesabına yatırmayarak kullanmasından ibaret somut olayda, katılan vekili tarafından yargılama aşamasında zararlarının giderilmediği ve şikayetlerinin devam ettiğini bildirilmesi,sanığın alınan savunmasında da kendisine süre verildiği takdirde katılanın zararını gidereceği yönündeki beyanı ile dosya içerisinde zararın giderildiğine dair bir bilgi ve belge de bulunmaması karşısında, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/6-c bendinde yer alan zararın giderilmesi koşulunun olayda gerçekleşmediği cihetle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği gözetilmeden, itirazın bu yönden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:5728 sayılı Kanun ile değişik CMK’nın 231/15. madde ve fıkrasının (c) bendi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesinin objektif koşullarından birisi de, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinin gerektiğinden hareketle; sanığın üzerine atılı hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunun zarar doğurmaya elverişli bir suç olması ve zararın giderilmediğinin savunma ile katılanın beyanları tespit edilmesi nedeniyle zararın giderilmesi koşulunun gerçekleşmediği anlaşılmakla, kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 22.04.2016 tarih ve 2016/337 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, müteakip işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 16.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.