Tebliğname No : 15 - 2011/337800MAHKEMESİ : İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi (Şişli 7. Asliye Ceza)TARİHİ : 18/03/2011NUMARASI : 2010/779 (E) ve 2011/193 (K)SUÇ : Nitelikli güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı,veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Esaslı Gıda ... A.Ş. ticari ünvanlı şirkette 01/04/2008 tarihinden itibaren EDT satış yöneticisi olarak çalışmaya başlayan sanığın, müşterilerden tahsil ettiği toplamı 4.270 TL. olduğu ileri sürülen parayı şirket kasasına intikal ettirmeyip şahsi ihtiyaçlarında kullanması eyleminin "nitelikli güveni kötüye kullanma" suçunu oluşturduğu iddia edilen somut olayda; Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi amacına yönelik olarak; hükme esas alınan el yazısı olmayan; düzenleme tarihi bulunmayan ve imzasının sanığa ait olup olmadığı kuşkusu ortadan kaldırılmayan "muvafakat" başlıklı fotokopi belgesinin içeriğinde bildirilen "dök??m" olduğu tahmin edilen dosyada fotokopisi bulunan listenin asıllarının anılan şirketten istenmesi, bu belgenin altındaki imzanın sanığa ait olup olmadığının sorulması ihtilaf halinde imza incelemesi usulünce yaptırılıp uzman bilirkişiden rapor alınması, sanığın makbuz karşılığı tahsilatları yaptığı ileri sürülmekle "döküm" belgesinde ünvan-isimleri zikredilen firma ve kişilerden sanık tarafından yapıldığı ileri sürülen tahsilatlara ait makbuzların dosyaya intikalinin sağlanması, "döküm" belgesindeki firma yetkilisi veya şahısların gerektiğinde tanık sıfatıyla iddia ve savunmalar doğrultusunda dinlenmeleri, katılan şirket ile bu firma veya kişilerin kayıtlarının işinin ehli bilirkişiye incelettirilerek hangi firma veya kişiden sanık tarafından makbuz karşılığı alınmış paranın katılan şirkete iade edilmemiş olduğunun somut olarak belirlenmesinin istenilip, teknik rapor alınması, sözkonusu tahsilat makbuzlarındaki imzaların sanığa ait olup olmadığı hususunda uyuşmazlık çıkması halinde ihtilafın giderilmesi toplanan deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturmayla yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.