Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25756 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12391 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden almak, hırsızlık suçunun temel şeklidir. Taşınır malın alınmasının suç oluşturabilmesi için, zilyedinin rızasının bulunmaması gerekir.Sanıkların ve temyize gelmeyen sanık ...'in, birlikte haraket ederek gömü altın bulduklarını söyleyip şikayetçiyi ...'a çağırdıkları ve burada buluştukları, sanıkların şikayetçi ile çay bahçesinde oturdukları esnada temyize gelemeyen sanık .....in tuvalete gideceği bahanesiyle yanlarından ayrıldığı ve şikayetçinin aracının torpido gözündeki 16.000 TL parayı alarak kayboduğu, diğer sanıkların da sanık ...'a bakmaya gittiklerini söyleyerek izlerini kaybettirdikleri somut olayda; şikayetçinin söz konusu paranın zilyedliğini rızaen teslim etmemesi karşısında eylemin hırsızlık suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde dolandırıcılık suçundan hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.