Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25753 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12393 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır.Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanığın,..'i ve... Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı'nda müdür olan...'ı tanıdığından bahisle katılanların çocuklarını.. Bakanlığı'nda işe yerleştireceği vaadiyle ayrı zamanlarda her birinden para aldığı ve bu vaadini yerine getirmeden ortadan kaybolduğu ve bu şekilde katılan sayısınca dört kez 5237 sayılı TCK'nın 157. maddesi kapsamında tarif edilen basit dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen somut olayda; sanığın eyleminin, TCK”nun 158/2 maddesinde öngörülen "kamu görevlisiyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin görüleceği vaadiyle menfaat sağlama" şeklinde nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin delilleri taktir ve değerlendirmenin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, aynı Kanun'un 326/son maddesi gereğince ceza miktarı açısından kazanılmış hakların saklı tutulmasına 27/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.