Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25344 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7902 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılığa teşebbüsHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanıkların birlikte bir plan dahilinde hareket ederek, sanık ...'in şikayetçiye yaklaşarak kendisinin kamyon şoförü olduğunu söyleyip buralarda çok bayan var bakmak ister misin diyerek bir apartmana götürdüğü, sanığın içeri gireceği sırada diğer sanığın gelerek hızlıca bir kimlik gösterip sivil polis olduğunu söyledikten sonra "kadınlara mı geldiniz, sizi gazeteye verip rezil edeceğim" diyerek şikayetçi ve diğer sanığın kimliklerini aldığı, sahte olup olmadığını kontrol edeceğini söyleyerek sanığın cebindeki parayı çıkarttığı, bu para az, çok para olmazsa ailelerinize söylerim deyip cep telefonu ile karakoldaki bir amir ile görüşüyormuş gibi konuşmalar yaparak ceplerindeki para az kredi kartından çekip camiye yardım yapacağım dediği, şikayetçiyi tutar şekilde şikayetçinin kredi kartının ait olduğu banka atm'sine doğru yürürken bu tür olaylar nedeniyle araştırma yapmakta olan polisler tarafından yakalandıkları somut olayda, dolandırıcılığa teşebbüs suçunun oluştuğuna yönelik mahkeme kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Bozma sonrası yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 157/1 maddesi uyarınca 5 gün olarak belirlenen adli para cezasının, aynı kanunun 35.maddesi uyarınca 1/4 oranında indirim yapılırken 3 gün yerine 4 gün olarak belirlenmesi ve aynı kanunun 52/2. maddesi uyarınca günlük 20 TL den paraya çevrilerek sonuç adli para cezasının 80 TL olarak belirlenmesi suretiyle fazla adli para cezası tayini,Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “4 gün”, ve “80 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “3 gün”, ve “60 TL” ibaresi eklenmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.