Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25262 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15769 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Somut olayda; müştekinin kardeşine ait otomobilin olay tarihi öncesinde oto kiralama işi ile uğraşan temyiz kapsamı dışındaki sanıklardan ...ye ücret karşılğı kiraya verildiği, ancak aracın kaza yaptığı, müştekinin otomobili geri istediğinde ...nin aracı tamir ettirdikten sonra iade edeceğini söylediği, olay günü aracın iadesi ve hasarı ile ilgili yapılan telefon görüşmesi sonrası sanık ... ile birlikte temyiz kapsamı dışındaki sanıklar ... ve ...'in müştekinin iş yerinin camına zarar verdiği sanık ikrarı ile oluş ve dosya kapsamından anlaşılmakla mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;5237 sayılı TCK’nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında 5237 sayılı aynı Kanunun 53/1. maddesinde gösterilen hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı kanunun 8.maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; Fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı kanun'un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan ” TCK 53/1,2,3 maddeleri gereğince sanığın hak yoksunluğuna tabi tutulmasına” ilişkin kısmın çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.