MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Sanığın, sahibi olduğu gayrimenkule inşaat yaptıracağı bahanesiyle katılanın kiracı olduğu tekel büfesinin duvarlarını yıkıp, buzdolabı gibi bazı eşyalara zarar verdiğinin iddia edildiği olayda; sanığın aşamalardaki tüm savunmalarında, suça konu yeri 3 yıl öncesinde satın aldığını, kira süresinin dolmasını beklediğini, dükkânının boşaltılmasından sonra yıkım işinin yapıldığını, dükkânda bulunan eski bir buzdolabı dolabı motorunu güvenli bir yere bıraktıktan sonra yıkımın gerçekleştirildiğini, dükkanda başka bir eşyanın bulunmadığını belirterek suçlamaları kabul etmemesi ve tanıklar... ile...’ın beyanlarında, şikayetçinin dükkanı tahliye edip, anahtarı teslim etmesinden sonra yıkımın yapıldığını belirterek savunmayı doğrulamaları ile tüm dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden katılanın dükkanı yıkımdan önce boşaltmış olduğunun sabit olması, aynı şekilde olay yeri görgü tespit tutanaklarında, buzdolabı motorunun yerde olduğu ve dükkanın iç kısımlarında herhangi bir hasarın bulunmadığının belirtilmesi ile kısmen kırılmış tabelanın öncesinde kırık olup olmadığının tespitinin mümkün olmaması yanı sıra, sanığın, anahtar teslimiyle birlikte boşaltılan dükkanı yıktırdığı sırada bulunan tabela ile kepengin terk edilmiş olduğunu düşünmesinin hayatın olağan akışına uygun düşmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde; sanığın zarar verme kastıyla hareket etmeden yaptıracağı benzin istasyonu nedeniyle öncesinde boşaltılmış yeri yıktırmış olması karşısında, suçun yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.