MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.Sanığın müştekiler tarafından işletilen cep telefonu satımı yapan işyerine giderek 1 adet Nokia N95 marka model 8 gb lik cep telefonu satın aldığı, bedeli olan 1100 TL yi ödemek için müşteki İshak'ın bürosuna götürdüğü 2 adet kredi kartı vererek bunların şifrelerinide yazıp müşteki İshak'a verdiği, müşteki İshak'ın işyerlerine gelip POS cihazında denediğinde her iki kartiçinde "karta el koyun" uyarısı yazısının ekranda göründüğü bunun üzerine müşteki İshak'ın sanığın bürosuna gidip durumu sekreterine izah ettiği, müştekilerin daha sonra sanığa ulaşamadıkları iddia edilen olayda, eylemin dolandırıcılık suçunu oluşturduğunu takdir eden mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmiş olması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında hüküm fıkrasından adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak "125 gün" "104 gün" "2080 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, hükmün ilk bendinde "5 gün" "4 gün" "80 TL "adli para cezası ile cezalandırılmasına, ibareleri eklenmek suretiyle; sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.