MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : BeraatDosya incelenerek gereği düşünüldü;Katılanın yokluğunda açıklanan kararın katılanın adresine 29/06/2013 tarihinde tebliğ edildiği, katılanın 08/07/2013 tarihinde hükmü temyiz etmesi nedeniyle, süreden ret talep eden tebliğnamedeki düşünceye, tebligatın hafta sonu yapılması, temyiz dilekçesi üzerinde bir sonraki hafta sonunu takip eden ilk iş günü olan 08/07/2013 tarihli havale bulunması ve temyiz isteminin süresinde olması nedeniyle iştirak edilmeksizin yapılan incelemede;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayr?? nazara alınmalıdır.Katılanın para yatırmak amacıyla vergi dairesinde sıra beklediği esnada, sanığın katılanın yanına gelerek kendi kartı ile havale yapabileceğini söylediği, katılanın sanığa güvenerek havale için yanında bulunan 795 TL parayı ve havale yapılmasını istediği hesap numarasını sanığa verdiği, katılan ile sanığın birlikte ... şubesine gittikleri, burada sanığın 7,95 TL'yi katılanın istediği hesaba, geri kalan parayı ise kendi hesabına yatırdığı, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;Katılan tarafından sanığın teşhis edilmiş olması ve 795 TL paranın sanığın hesabına gönderildiğine dair hesap dökümleri karşısında, sanığın hileli hareketlerle kendisine menfaat temin etmek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği ve 5237 sayılı TCK'nın 157/1. maddesi gereğince mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı gerekçeyle beraat kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 29/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.