Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24291 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 11027 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilikHÜKÜM : Beraat, mahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.TCK'nın 158/1-e bendinde belirtilen, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi, nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı, o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir. Bu nitelikli halin oluşması için, eylemin kamu kurum ve kuruluşlarının mal varlı??ına zarar vermek amacıyla işlenmesi gerekir. Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak ya da bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun Kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.İhbar sonucu yapılan vergi denetiminde ... isimli kişinin ... Pazarında esnaf olduğu, ... Ticaret adlı işyerini işlettiği, bu kişinin çevre il ve ilçelerden gelen bir çok çiftçiye ürün satın almadıkları halde ürün satın almış gibi müstahsil makbuzu tanzim ettiğinden bahisle suç duyurusunda bulunulduğu, Sanıkların arpa satmadıkları halde temin ettikleri ... Ticaret isimli işyerine ait suça konu müstahsil makbuzlarını ibraz ederek katılan kurumdan destekleme primi aldıklarının iddia edildiği olayda; 1- Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik incelemede;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 2- Sanıklar ... ve ... hakkında verilen hükme yönelik incelemede;Sanıkların yargılamanın tüm aşamalarında müstahsil makbuzlarını sattıkları arpa karşılığında aldıklarını savunmaları, müstahsil makbuzlarında belirtilen arpa miktarı ile İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından onaylanan sanığın beyan ettiği araziden elde edilebilecek tahmini ürün miktarı arasında uyumsuzluğun bulunmadığı, Tarım Kooperatifi Başkanı olan tanık ...’ın beyanında sanıklara tohumluk gübre sattığını beyan etmesi, sanıkların 2007-2008 sezonunda arpa ekmedikleri yönünde bir tespitinde bulunmaması karşısında, sanıkların suç tarihlerinde belirtilen miktarlarda arpa üretebilecek yeterli arazilerinin mevcut olduğu, müstahsil makbuzlarının sahteliğini bildiklerine dair inkara yönelik savunmalarının aksine her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından beraatları yerine yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 27/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.