Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24015 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10903 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Somut olayda; sanığın 01/10/2005 tarihinde şoför olarak ... şirketinde işe başladığı, şirkete ait... Tır ile 04/01/2006 tarihinde Türkiye-Belçika seferini yapmak amacıyla yola çıktığı, gidiş esnasında İtalya-Salzburg Tren biletini aldığı halde, daha sonra bu bileti iade ederek ve karayoluyla giderek 360.00 TL tutan bilet parasını kendisine mal edindiği gibi TIR'ında bulunan mazotun 100 litresini çekerek sattığı ve elde ettiği 176.00 TL parayı yine kendisine mal edindiği anlaşılmakla mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususların aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasının belirlenmesine ilişkin bölümdeki “50 gün” ve “1000,00 TL" ibarelerinin yerine sırasıyla "5 gün" ve "100,00 TL" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.