Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23975 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9211 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Yaralama, mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;1- Sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükümler yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;5271 sayılı CMK'nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK'nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağı, keza sanık müdafinin dosya arasındaki 17/08/2012 havale tarihli itiraz dilekçesi ile kurulan iş bu hükümlere itiraz etmiş olduğu ve itiraz merciinin 13/09/2012 tarihli 2012/1026 değişik iş no.lu kararı ile bu hususların karar bağlandığı anlaşılmakla, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE,2- Sanık hakkkında mala zarar verme suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç,se??imlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Sanığın ... ülkesinde yaşadığı, olay günü öz kardeşi olan katılan ...'ın evine geldiği ve içeride diğer katılanların da olduğunu görünce sinirlenip kapı ve pencerelere vurup kırılmasına sebep olduğu oluş ve dosya kapsamından anlaşılmakla, mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanıkla katılanın öz kardeş olmalarına karşın, 5237 sayılı TCK'nın 167/2. maddesi gereğince, sanığın cezasından indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurmak suretiyle fazla ceza tayini,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.