MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Kamu malına zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Suça sürüklenen çocukların, kamu hizmetine tahsis edilen özel halk otobüsü kullanan katılanla tartışıp kavga ettikten sonra katılanın kullandığı bu araca saldırarak aracın camlarını kırdıkları, böylece suça sürüklenen çocukların kamu malına zarar verme suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda, suça sürüklenen çocuk, katılan ve tanık beyanları, görgü ve tespit tutanağı ile tüm dosya kapsamına göre, suçun çocuklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106. maddesinin 4. fıkrasında, “Çocuklar hakkında hükmedilen; adli para cezası ile hapis cezasından çevrilen adli para cezasının ödenmemesi halinde, bu cezalar hapse çevrilmez. Bu takdirde onbirinci fıkra hükmü uygulanır.” hükmünün öngörülmüş olması karşısında, ödenmeyen adli para cezasının hapse veya diğer tedbirlere çevrilmesinin olanaklı olmayıp, anılan maddenin 11. fıkrası uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'a göre tahsil edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, kararda, suça sürüklenen çocuklar hakkındaki “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” denilerek hüküm kurulması,2-Suça sürüklenen çocuklar hakkında temel ceza belirlenirken uygulama maddesi olarak TCK'nın 152/1-a maddesi yerine TCK'nın 151/1-a maddesi yazılmak suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/6. maddesine aykırılık oluşturulması,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321.maddesi gereğince BOZULMASINA; fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasında yer alan "ödenmeyen adli para cezasının tamamen ya da kısmen hapse çevrileceği hususunda ihtarat yapılmasına" ibaresinin hükümlerden çıkartılması ile hüküm fıkralarında yer alan “151/1-a” ibaresinin çıkartılarak, yerine, “152/1-a” ibaresinin yazılması suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.