Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 23691 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 11097 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : BeraatDosya incelenerek gereği düşünüldü; Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. ... adlı şahıs yanında çalışan ...ın üzerine EFS iletişim ve elektronik hizmetleri adında bir şirket kurdukları bu şirket adına ... Bankası ... sanayi şubesinde hesap açıp, bu hesaba ilişkin olarak da şirket adına çek karnesi aldırdıktan sonra ... boş çek yapraklarını aldığı, daha sonra aralarında ticari ilişki bulunan ve ... Dış Tic Ltd Şti' nin yetkilisi sanığa bu boş çek yapraklarını verdiği bir süre sonra da intihar etmek suretiyle 30.4.2008 tarihinde vefat ettiği ,arkadaşı ve ticari münasebeti bulunan ... , ...'ın üzerine kurulmuş şirkete ait boş çek yapraklarını sanık ...'nın bu çeklerden iki tanesini kendi şirketini de lehtar göstererek tanzim ettikten sonra başka birine imzalatıp arkasına da kendi şirketinin cirosunu yaptıktan sonra müşteki ... Avcılar şubesine verdiği iddia edilen olayda; Sanığın, suça konu çeklerdeki imzanın ... ait olduğunu ileri sürmesine rağmen, soruşturma sırasında alınan 09/03/2010 tarihli ekspertiz raporunda; çekteki "el yazılarının ve imzaların sanığın eli mahsulü" olduğunun tespit edilmesi karşısında, bahse konu rapora neden itibar olunmadığı karar yerinde tartışılmadan savunmaya üstünlük tanınmak suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.