MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : DolandırıcılıkHÜKÜM : BeraatDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi, kullanılan hilenin şekli, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. 2006 yılı Ekim ayı içerisinde ... Arastasında bulunduğu bildirilen Adalı Kahvehanesinde oturmakta olan 1932 doğumlu şikayetçi ... yaklaşıp ve kendisini Ankara'da tanıdıkları olan, ... İşletmesine işçi alımlarında iş bitirici ... olarak tanıtan (şikayetçi ... 20/04/2007 havale tarihli şikayet dilekçesi ve savcılık ifadesi içeriğine göre; daha önceden şahsen tanıdığı ... olarak ismini belirttiği) sanığın, sohbet ortamı içerisinde şikayetçiden 250 TL para aldıktan sonra ona, oğlu .. ve damadı ... İşletmesinde "tanıdıkları vasıtasıyla işe aldırabileceği" vaadinde bulunup inanç sağladıktan sonra, sabıka kaydı, nüfus cüzdanı fotokopisi, fotoğraf gibi bir kısım evrakla birlikte "dosya parası" adı altında 400 TL'den ibaret paraları şikayetçiler ... ve ...alması, on gün kadar sonra şikayetçi-katılan ... 2.000 TL istemesine rağmen (razı gelerek) 1.000 TL daha parayı alması ve bilahare bir araya geldiği katılan Kadir'den onun önceden borç aldığını (emeklilik işlemleri için) söylediği ... adlı kişiye verilmek için üzerinde bulundurduğu 2.350 T'den ibaret parayı "...abi, başını belaya sokma, o parayı sen bana ver, üzerini tamamlar ... verir senedini ondan alır gelirim..." deyip alması eylemlerinin şikayetçilere karşı ayrı ayrı "dolandırıcılık" suçlarını oluşturduğu iddia edilen somut olayda:Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenebilmesi amacına yönelik olarak; 14/03/2013 tarihli "tutanağı" düzenleyen görevliler ... ve ... sanığın şikayetçi ... ile tanışarak "...kendisini ... olarak tanıttığı..." yargısına vardıracak bilgiye (veriye) ne şekilde ulaştıkları hususunda tanık sıfatıyla dinlenmeleri, sanığın soruşturma evresindeki şikayetçi ... ile "... Mahallesinde bir ara komşu olarak oturdukları..." anlatımının açıklığa kavuşturulması, taraflar arasında görüşmelerin genelde ... Kahvehanesinde gerçekleştiği nazara alınarak suç tarihindeki işletmecisi veya çalışanlarının belirlenmesi ve şakiyetçi-katılan ... 20/04/2007 tarihli ifadesi ve dilekçesinde isimlerini bildirdiği ... ve ... adlı kişilerin iddia ve savunmalar doğrultusunda tanık olarak dinlenmeleri, katılan ... damadı-şikayetçi ... soruşturma evresindeki anlatımlarına göre "sanığın adının ... olduğu ve önceden şahsen tanındığı" yönünde oluşan çelişkinin giderilmesi, ilgili icra dosyasının getirtilip incelenmesi, ileri sürülen hususların aileler içinde konuşulacak tarzda vakıalar olduğu nazara alınıp, katılanların bilgileri olduğu söylenebilecek yakınlarının usulünce tanık olarak dinlenmeleri, iddiaya konu haksız yararların hangi tarihte, hangi mekanda, kimden, ne şekilde elde edildiği hususları da ayrı ayrı ortaya konulup suç vasıfları ile zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının "denetime olanak verecek şekilde" hükmün gerekçesinde gösterilmesi, toplanan deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik soruşturmayla yazılı şekilde kararlar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.