Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 22887 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3005 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü; Mala zarar verme suçu, başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanılış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Sanıkların, şikayetçi Suad'ın sahibi bulunduğu apartman dairesinin kapısını levye ile zorlayarak kapı kilidini kırdıkları ve bu şekilde mala zarar verme suçunu işledikleri iddia ve olunan olayda; 1-Sanık ... hakkındaki mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde, Sanığın aynı eylem sebebiyle gerçekleştirdiği iddia edilen hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından yargılamasının yapıldığı ...Asliye Ceza Mahkemesine ait 16.12.2010 tarih 2010/208 esas ve 201/865 karar sayılı dosyasının Yargıtay denetiminden geçerek onanmış olması ve bu dosyada bulunan soruşturma evraklarının onaylı suretlerinin temyize konu dosya içerisinde bulunması karşında, tebliğnamedeki bu yönde bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,sanık müdafinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,2-Sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde, Sanığın, hüküm tarihinden sonra 10.09.2012 tarihinde öldüğünün UYAP'tan temin edilen nüfus kaydından anlaşılması karşısında, hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK'nın 64/1. maddesi uyarınca düşürülmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.