MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Güveni kötüye kullanmaHÜKÜM : BeraatDosya incelenerek gereği düşünüldü; Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Somut olayda; katılanın,... ile birlikte ... Ltd. Şirketinin büyük pay sahibi olduğu, sanığında 2003 yılında itibaren 10 yıl süre ile münferit imza ile şirketi temsile yetkili müdür olarak seçilip görev yaptığı, sanığın şirkete ait SSK primlerini, vergi borçlarını ve kira bedellerini ödemek için şirketten aldığı miktarı tespit edilemeyen paraları ilgili yerlere ödeme yapmayarak kendi adına kullandığı böylece güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda, ...Kurulunun 03/05/2010 tarihli yazısı ile şirketinin 2005, 2006, 2007 yıllarına ilişkin SSK pirim borçlarının ödenmediği, ... Vergi Dairesinin 06/08/2010 tarihli yazısı ile şirketin 01/09/2004 tarihinden itibaren beyanname vermediği, vergi borcu bulunduğu belirtilmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; şirketin tüm defter ve belgeleri temin edilmek suretiyle, mali bilirkişiye tevdi edilip bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre değerlendirme yapılıp sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.