Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 21904 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8913 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Nitelikli dolandırıcılıkHÜKÜM : BeraatDosya incelenerek gereği düşünüldü;Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.TCK'nın 158/1-e bendinde belirtilen kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak dolandırıcılık suçunun işlenmesi nitelikli hal kabul edilmiştir. Hangi kurum ve kuruluşların, kamusal nitelik taşıdığı o kurumun kadro bakımından bağlı olduğu durumu düzenleyen mevzuata göre belirlenir. Bu nitelikli halin oluşması için eylemin kamu kurum ve kuruluşlarının mal varlığına zarar vermek amacıyla işlenmesi gerekir. Zarar vermek, kamu kurum ve kuruluşlarından hakkı olmayan bir parayı almak ya da bir borcu geri vermemek şeklinde olabilir. Bu suçun zarar göreni kamu kurum ve kuruluşunun tüzel kişiliğidir. Kamu kurum ve kuruluşlarının zarar görmesi söz konusu değilse bu suç oluşmayacaktır. Dolandırıcılık suçunun kamu yararına çalışan hayır kurumlarının zararına işlenmesi madde kapsamında değildir.Sanığın, ... isimli bir şahıstan aldığı sahte müstahsil makbuzlarını kullanarak, ... İl Tarım Müdürlüğü'ne Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkındaki karar ve tebliğine göre süzme bal desteği almak üzere başvurmak suretiyle menfaat temin etmeye çalıştığı, ancak ... Defterdarlığı'nın müstahsil makbuzlarının sahteliğine ilişkin yazısı üzerine sanığa herhangi bir ödeme yapılmayarak kamu kurumuna karşı dolandırıcılık suçunun teşebbüs aşamasında kaldığının iddia edildiği olayda, dosyada mevcut suç raporlarına göre sanık tarafından Tarım İl Müdürlüğüne ibraz edilen müstahsil makbuzunun hiçbir surette bal alımı yapmayan ... isimli şahıs tarafından sahte olarak düzenlendiğinin iddia edilmesi ve 27/09/2006 tarihli müstahsil makbuzuna göre ...'e 2.200 kg bal satan ve aynı tarihli dilekçe ile destekleme priminden yararlanmak üzere ...ne başvuran sanığın, her biri ortalama 30 kg bal üreten 50 kovanı bulunduğunun tespit edilmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer verilmeyecek şekilde açığa çıkarılabilmesi amacıyla, adı geçen ... isimli şahıs hakkında dava açılıp açılmadığı, açılmışsa karara bağlanıp bağlanmadığı hususlarının araştırılması, şahsın temin edilebilmesi halinde tanık olarak beyanının alınması, sanığın beyanının doğruluğunun tespiti amacıyla 50 adet kovandan 2.200 kg süzme bal elde edilip edilemeyeceğine yönelik bilirkişi incelemesi yaptırılması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.