MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilikHÜKÜM : a-TCK'nın 157/1, 62, 52/2-4, 53,maddeleri gereğince mahkumiyet (8 kez) b-TCK'nın 207/1, 43, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyetDolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık, sanık müdafii, katılanlar ..., ... ve katılan ... vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: ... A.Ş.'de makam şoförü olarak çalışan sanığın, şirkete ait araçların yıl sonunda satışının yapılacağını, araçların kilometreleri nedeniyle piyasadan ucuz fiyat belirlendiğini, araç alım satımında kendisinin yetkili olduğunu bildirip katılanlardan muhtelif marka ve model araçların bedeli olarak haricen paralar tahsil edip sahte olarak oluşturduğu şirket logosunu içeren 'makbuzları' düzenleyip verdiği, sanık tarafından araçların teslim edileceğinin bildirildiği tarih geldikten sonra katılanlara araçların teslim edilmemesi üzerine ... A.Ş'ye müracaatları sonucu satılık araç olmadığı gibi sanığın da araç satışında yetkisinin bulunmadığını öğrenmeleri üzerine sanık hakkında şikayetçi olmaları üzerine başlatılan soruşturmada, mahkemece olayın kabul ve değerlendirmesinde herhangi bir isabetsizlik görülmemiş olup;Dolandırıcılık suçundan verilen hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;sanık müdafinin atılı suçların oluşmadığına, ceza miktarına, sanığın bir nedene dayanmayan, katılanlar ... ile ...'ın cezanın az olduğuna, katılan ... vekilinin eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,Özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünün katılanlar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... yönünden yapılan incelemesinde;Sanığın her bir katılan ile yaptığı alış veriş sonucu sahte olarak oluşturduğu araçların maliki durumundaki '... A.Ş' adına düzenlenmiş makbuzları katılanlara vermesi şeklinde gerçekleşen olayda; sanığın eyleminin her bir katılan açısından ayrı ayrı suç teşkil etmesine rağmen, mahkemece eylemin tek suç kabul edilip sanık hakkında TCK'nın 43 maddesi gereğince teselsül hükümleri uygulanmak suretiyle hükmedilen cezanın artırılması, katılanlar ..., ..., ..., ... ve ... yönünden aleyhe temyiz olmaması, katılanlar ... ile ...'a ise aradaki akrabalık ilişkisi nedeniyle makbuz verilmemesi nedeniyle bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;sanık müdafinin atılı suçun oluşmadığına, ceza miktarına, sanığın bir nedene dayanmayan, katılanlar ... ile ...'ın cezanın az olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, Özel belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünün katılan ... yönünden yapılan incelemesinde;Sanık ve sanık müdafinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanığın katılana satmayı vaat ettiği araçlar bedeli olarak aldığı paralara ilişkin olarak sahte olarak oluşturduğu toplam 14 adet makbuzu düzenleyip vermesi şeklinde gerçekleşen olayda, sanığın katılana yönelik olarak birden fazla sahtecilik suçunu işlemesi nedeniyle hakkında TCK'nın 207/1, 43 maddeleri gereğince cezalandırılması gerektiği gözetilmeden, tüm katılanlara yönelik eylemin bir bütün halinde tek suç oluşturduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi,Kanuna aykırı olup, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 12/01/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.