Kamu kurumunu araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-d, 207/1, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis, 10 ay hapis ve 80 Türk lirası adli para cezaları ile cezalandırılmasına dair İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesinin 04/12/2013 tarihli ve 2013/403 esas, 2013/507 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 6518 sayılı .... Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değişik 5809 Sayılı Haberleşme Kanunu'nun lehe hükümlerinin uygulanması talebi üzerine, uyarlama talebinin reddine ilişkin aynı Mahkemenin 16/05/2014 tarihli ve 2013/403 esas, 2013/507 sayılı ek kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin... Ağır Ceza Mahkemesinin 03/07/2014 tarihli ve 2014/617 sayılı karar aleyhine Yüksek ... Bakanlığınca verilen 09/01/2015 gün ve 2014/643/1667 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/01/2015 gün ve 2015/17331 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;... Ağır Ceza Mahkemesince, 5809 sayılı Haberleşme Kanunu'nun 56/4. maddesinde belirtilen suçun oluşması için failin işletmeci yada adına iş yapan temsilci olması gerektiği, aksi takdirde 3. kişilerin fail olması halinde dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarının oluşacağı gerekçesi ile uyarlama talebinin reddine karar verilmiş ise de,6518 sayılı... Bakanlığının Teşkilat Ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile değişik 5809 Sayılı Kanun'un 56. maddesinde "(1) Abone kimlik ve iletişim bilgilerini taşıyan özel bilgiler ile cihazların elektronik kimlik bilgilerini taşıyan her türlü yazılım, kart, araç veya gereç yetkisiz ve izinsiz olarak kopyalanamaz, muhafaza edilemez, dağıtılamaz, kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla kullanılamaz. (2) İşletmeci veya adına iş yapan temsilcisine abonelik kaydı sırasında abonelik bilgileri konusunda gerçek dışı belge ve bilgi verilemez. (3) Abonelik tesisi için gerekli kimlik belgeleri örneği alınmadan işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik kaydı yapılamaz. (4) (Ek fıkra: 06/02/2014-6518 S.K./104. md) Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz. (5) (Ek fıkra: 06/02/2014-6518 S.K./104. md) Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz. (6) Abonelik tesisine ilişkin usul ve esaslar Kurum tarafından yönetmelikle belirlenir." şeklindeki düzenleme ile aynı Kanun'un 63/10. maddesinde " Bu Kanunun 56 ncı maddesinin birinci fıkrası hükümlerine aykırı hareket edenler bin günden beş bin güne kadar; ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fıkralarına aykırı hareket ederek bu işi bizzat yapanlar elli günden yüz güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır." şeklindeki düzenlemeler bir bütün halinde değerlendirildiğinde, failin işletmeci yada adına iş yapan temsilci dışındaki bir kişi olması halindede anılan Kanun'un 63. maddesi gereğince suçun oluşacağı, fail bakımından bir ayrıma gidilmediğinin yasal düzenleme kapsamından anlaşıldığı cihetle,1-5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca hükümlünün yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle bulunacağı gözetilerek, temel cezanın ne şekilde saptanacağının belirlenmesi ve bireyselleştirmenin yapılması için duruşma açılması gerektiğinin,2-İşletmeci adına iş yapan temsilciye abonelik tesisi sırasında gerçek dışı belge ve bilgi veren hükümlünün eylemlerinin de 5809 sayılı Haberleşme Kanunu'nun 56 ve 63. maddeleri kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda mahkemesince tartışılarak bir karar verilmesi gerektiğinin,Gözetilerek itirazın bu yönlerden kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden;.... Ağır Ceza Mahkemesi”nin 03/07/2014 tarih ve 2014/617 D. İş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince, BOZULMASINA, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine 02/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.