Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21625 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 2569 - Esas Yıl 2015





Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 22/04/2014 tarihli ve 2013/130314 soruşturma, 2014/25784 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin ...Sulh Ceza Hakimliğinin 26/09/2014 tarihli ve 2014/3377 değişik iş sayılı karar aleyhine Yüksek ... Bakanlığınca verilen 09/01/2015 tarih ve 2014/609/1609 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27/01/2015 tarih ve 2015/17364 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;Dosya kapsamına göre, müştekinin dolandırıcılık iddiası üzerine yürütülen soruşturma sonucu şüpheli hakkında, şahsi cezasızlık sebebiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. maddesinde yer alan “Cumhuriyet savcısı, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlar. Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür.” şeklindeki düzenleme karşısında, Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmak zorunda olduğu, Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturmanın yalnızca dolandırıcılık suçuna ilişkin olarak yapıldığı, bununla birlikte evrakta sahtecilik suçuna ilişkin araştırma yapılmadığı, oysa ki suça konu hesaplar arası 11/11/2008 tarihli ... Bankasına ait virman talimatında, virmanı talep eden kişi olarak müşteki ...’ın isminin yazılı olmasına rağmen 05/02/2014 tarihli ... Genel Müdürlüğü ... Kriminal Polis laboratuarı uzmanlık raporunda imza ve yazının ona ait olmadığının belirtilmesi karşısında, söz konusu virman talimatındaki imza ve yazı örneklerinin kime ait olduğunun araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden; ... Sulh Ceza Mahkemesi'nin 26/09/2014 tarih ve 2014/3377 D. İş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi gereğince, BOZULMASINA, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine 02/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.