Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21171 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 695 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar verme, yaralamaHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Sanık ...'un kamu davasına katılmak istemediğini bildirmesi karşısında hükmü temyize hukuken yetkisi bulunmadığından bu katılan sanık müdafinin temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince reddine, 1-)Sanıklar ... hakkında yaralama suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde,5271 sayılı CMK'nın 231.maddesine göre verilen ve davayı sonuçlandırıcı nitelikte olmayan "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin karara karşı aynı kanunun 231/12. maddesine göre itiraz yolu açık olup temyiz olanağı bulunmadığından 5271 sayılı CMK'nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuran sanığın haklarını ortadan kaldırmayacağından temyiz dilekçesinin itiraz dilekçesi olarak kabulü ile görevli ve yetkili ilk derece mahkemesince itiraz konusunda inceleme yapılması için, dosyanın incelenmeksizin iade edilmek üzere Yargıtay C. Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE,2-)Sanıklar ..... haklarında mala zarar verme ve yaralama suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde,Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Olay tarihinde sanıkların ...'a ait evin önünde tamirat işiyle uğraştıkları sırada katılan sanık ...'ın çevreyi rahatsız eder şekilde araç kullanması üzerine polis memuru olan ... tarafından durdurularak uyarılması sırasında aralarında tartışma yaşandığı, ardından Hakan'ın yanına arkadaşları .... 'u da alarak olay yerine gelerek ... ve yanındaki sanıklara saldırması üzerine sanıkların mağdur sanıkları BTM ile giderilir şekilde yaraladıkları ve mala zarar verdiklerinin iddia edildiği olayda, sanıkların mala zarar verme suçundan beraatlerine, tüm sanıkların yaralama suçundan ceza verilmesine yer olmadığına dair kararda, sanıkların ..., ..., ...'nin mala zarar verme suçundan beraatlerine dair mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında yaralama suçundan kurulan hükümde ise,TCK'nın 25.maddesine göre meşru savunma hükümlerinin uygulandığı hallerde, CMK'nın 223/2-d maddesine göre beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, bozmayı gerektirmiş olduğundan hükmün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu durum aynı kanunun 322. maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükümde, yer alan 'ceza verilmesine yer olmadığına 'ibaresinin çıkartılarak, yerine 'sanıkların beraatine' ibaresi eklenmek suretiyle diğer yönleri usül ve yasaya uygun olan mala zarar verme suçundan kurulan hükmün DOĞRUDAN, yaralama suçundan kurulan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.