MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan,söz konusu suç,seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma,yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma,suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir. Somut olayda; sanığın olay tarihinde katılanların oturduğu binanın bodrum katında oturduğu, bu katta katılanları ait her bir daire için tahsis edilmiş kömürlük-depo şeklinde ağaç kapılı odaların olduğu,sanığın bu odalara ait ahşap kapıları kırmak suretiyle zarar verdiğinin iddia edildiği olayda, mala zarar verme eylemin sabit bulunması nedeniyle sanığın mahkumiyetine dair mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir, ancak,TCK''nın 53/4 maddesinin 'kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz' düzenlemesi karşısında kısa süreli hapis cezasıyla mahkum olan sanık hakkında 53/1 maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, bozmayı gerektirmiş olduğundan hükmün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu durum aynı kanunun 322. maddesi gereğince yeniden yargılamayı gerektirmediğinde TCK'nın 53/1 maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına' ibaresinin hükümden çıkartılması suretiyle diğer yönleri usül ve yasaya uygun hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.