Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21005 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 33029 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Mala zarar vermeHÜKÜM : MahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Mala zarar verme suçu başkasının mülkiyetinde bulunan taşınır veya taşınmaz malın kısmen veya tamamen yıkılması, tahrip edilmesi, yok edilmesi, bozulması kullanılamaz hâle getirilmesi veya kirletilmesiyle oluşur. Bu bakımdan, söz konusu suç, seçimlik hareketli bir suçtur. Yıkma, yalnızca taşınmazlar için söz konusudur. Taşınmazın önceki kullanış biçimine uygun olarak bir daha kullanılamaz duruma getirilmesini ifade eder. Yok etme, suça konu şeyin maddî varlığını ortadan kaldırmaktır. Bozma, suça konu şeyin, amacına uygun olarak kullanılması olanağını ortadan kaldırmaktır. Kirletme, başkasının binasının duvarına yazı yazmak, resim yapmak, afiş ve ilân yapıştırmak şeklinde gerçekleştirilmektedir.Katılanın, suç tarihinde ... plakalı aracı ile Boğaz Köprüsü üzerinden Avrupa Yakasına geçtiği sırada sanığın kullandığı ... plaka sayılı araçla katılanın aracını sıkıştırarak zarar verdiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı mala zarar verme suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, Sanığın aşamalarda değişmeyen ifadesinde, aracıyla seyir halinde olduğu esnada metrobüsün köprüye katılımıyla metrobüsün önüne kırdığını, kendisinin de bu durumda yan şeride geçmek zorunda kaldığını, arabaların birbirine yaklaştığını, asıl katılanın kendine yol vermeyerek sıkıştırdığını beyan ederek atılı suçlamayı kabul etmemesi, bu hususun soruşturma aşamasında bilgisine başvurulan...'in beyanlarınca doğrulanması, her ne kadar katılanın aracında bir takım çizikler olduğu görgü tespit tutanağı içeriğinden anlaşılmış ise de, sanığın suç kastıyla hareket ederek söz konusu araca zarar verdiğine dair savunmasının aksine mahkumiyetine yeterli delilin bulunmadığı dikkate alınarak 5271 sayılı CMK'nın 223/2-e maddesi gereğince atılı suçtan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.