Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 19257 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2974 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2011/90922MAHKEMESİ : Büyükçekmece 2. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 07/10/2010NUMARASI : 2009/1470 (E) ve 2010/1182 (K)SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Sanığın, katılana ait C. Tekstil Ticaret Ltd. şirketinde muhasebe sorumlusu olarak görev yaptığı, tanık B. Ş. tarafından kendisine teslim edilen 3.000 TL bedelli çeki katılana vermeyerek, kendi alacaklarına karşılık kullandığı ve bedelini katılanın şirketine teslim etmediği, bu suretle sanığın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanığın ifadesinde, şirketten maaş alacağı olduğunu, şirket çalışanı tanık İ. U. Ö.'in, kendisine söz konusu çeki maaş alacaklarına karşılık kullanmasını söylediğini, bunun üzerine kendisinin çeki Mete Hamzaoğulları isimli şahsa vererek, 3.000 TL'yi aldığını ikrar eden savunmaları, tanık İ. U. Ö.'in, şirkete ait çeki sanığa bu şekilde vermeye yetkili şahıs olmadığı ve ifadesinde de, çek bedeli ödenmediğinde, sanığı aradığını, sanığın çeki kullandığını kendisine söylediğini beyan ettiği hususları gözetilerek, suça konu çekin sanığa, katılana teslim etmesi amacıyla verilmesine rağmen, sanık tarafından katılana teslim edilmediği ve sanığın çeki kullanarak kendisine menfaat temin ettiği anlaşılmakla, sanık hakkında üzerine atılı sübut bulan hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan cezalandırılması yerine, yazılı şekilde beraatine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 19/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.