Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1844 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 33196 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilikHÜKÜM : Beraat, mahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü;Katılan veya vekilinin duruşmalı temyiz başvurusunda bulunmasının yasal olarak mümkün olmaması karşısında, katılan vekilinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek yapılan incelemede;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Suçun, meslek ve sanat, ticaret veya hizmet ilişkisinin ya da hangi nedenden doğmuş olursa olsun, başkasının mallarını idare etmek yetkisinin gereği olarak tevdi ve teslim edilmiş eşya hakkında işlenmesi hâlinde, nitelikli hali oluşmaktadır.2007/260 esas sayılı dosyada, sanık ... Dursun (Civil)'in katılanların yetkilisi olduğu Güneydoğu Gıda Sanayi ve Ticaret Ltd Şti'de muhasebe ve finans müdürü olarak çalıştığı, kendisine verilen imzalı çekleri, verilmesi gereken şirketlere intikal ettirmediği halde, satıcı firmalara çıktı göstermek suretiyle kendisi ciro ederek takasa verdiği, böylelikle çek bedellerini 'takastan' tahsil ettirerek haksız yere kendi uhdesine geçirdiği, diğer sanıklar Ahmet, Nurten, Hasan ve Gülşah'ın ise, Nurhayat tarafından suç işlemek suretiyle elde edilen ve kendilerine gönderilen paraları bankadan çekmek, bir süre bankada repo yapmak sonra sanık ...'a geri göndermek, bu paralarla menkul ve gayrimenkul almak suretiyle sanık ...'a suçun işlemesinde yardımcı olduklarının iddia olunduğu ayrıca Birleşen 2006/664 esas sayılı dosyada, sanıklar ..., Ahmet Şengül, Arzu Arslan'ın katılanlardan şirket yetkilisi Gazi Yılmaz'ın şirketin muhasebe sorumlusu olarak çalışan Arzu Arslan'a 42 adet toplam 241.773,87 TL meblağlı çekleri Denizbank İkitelli Organize Şubesine götürerek teminat olarak teslim etmesi talimatı verdiği; katılanlardan şirket genel müdür yardımcısı olarak çalışan Musatafa Yılmaz'ın da muhasebe sorumlusu sanık Arzu Arslan'ı çağırarak liste hazırlattığı, 42 adet çekin listede bulunduğunu görerek iş yeri depo sorumlusu şoför olarak çalışan ve banka işlerini de takip eden diğer sanık ... Şengül'ü çağırarak listeyi ve 42 adet çeki bu sanığa teslim ettiği, listenin değiştirilerek, 30/11/2005 keşide tarihli 75.000 TL meblağlı çekin listeden çıkarılıp imzası taklit edilerek diğer 41 adet çekle birlikte bankaya verildiği iddia olunan olayda;1- Birleşen 2006/664 esas sayılı dosyada, sanıklar ..., Ahmet Şengül, Arzu Arslan hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen beraat, 2007/260 esas sayılı dosyada sanık Gülşah Aslan hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen beraat kararlarının temyiz incelemesinde;Aksi kanıtlanmayan sanıkların savunmaları karşısında, sanıkların cezalandırılmalarına yeter her tür şüpheden uzak kesin ve inandırıcı kanıt elde edilmediğine yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,2- 2007/260 esas sayılı dosyada, sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet kararlarının temyiz incelemesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekili, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanığın 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünün birden fazla ihlal ederek, değişik zamanlarda birden fazla kez haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, zincirleme suç hükümlerinin uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi,Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekili, sanıklar Nurhayat Dursun, ..., ... müdafiileri, sanıklar ..., ...'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.