Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17188 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4738 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 11 - 2011/165125MAHKEMESİ : Mersin 10. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 10/02/2011NUMARASI : 2009/929 (E) ve 2011/130 (K)Suç : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmaDosya incelenerek gereği düşünüldü;Güveni kötüye kullanma suçunun oluşabilmesi için; failin bir malın zilyedi olması, malın iade edilmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere faile rızayla tevdi ve teslim edilmesi, failin kendisine verilen malı, veriliş gayesinin dışında, zilyedi olduğu malda malikmiş gibi satması, rehnetmesi tüketmesi, değiştirmesi veya bozması ve benzeri şekillerde tasarrufta bulunması ya da devir olgusunu inkar etmesi şeklinde, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Katılanın yetkilisi olduğu W.Otomotive ve M. Sanayi Ürünleri Pazarlama Ltd. Şti ünvanlı şirkette satış temsilcisi olan sanığın, çalıştığı dönemde firma müşterilerinden tahsil ettiği bir kısım paraları katılan şirkete vermeyip 22.398,24 TL'yi mal edinmek suretiyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia edilen olayda, sanığın nakit tahsilat yapmadıkları, şirket tarafından kendisine verilen post cihazı ile müşterilerden tahsilat yapıp slipleri İstanbul'da bulunan genel merkeze gönderdiğine dair savunması karşısında, maddi gerçeğin şüpheye yer bırakmayacak şekilde açığa çıkarılması bakımından, dosyaya sunulan makbuzların asılları temin edilip yazı ve imza incelemesi yapılarak sanığın eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yapılması, savunmada belirtilen sliplerle ödeme yapılıp yapılmadığı hususunun katılan şirketten sorulup buna dair kayıtların istenmesi, tahsilat makbuzlarında adı geçen müşteri firmaların yetkilileri dinlenerek bu firmaların kayıtları ile katılan şirket kayıtlarının uzman bilirkişi marifetiyle karşılaştırılması ile sonucuna göre sanığın uhdesinde para bulunup bulunmadığı ve miktarı tespit edilidikten sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.