Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17179 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26509 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 15 - 2012/116232MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/06/2009NUMARASI : 2009/120 (E) ve 2009/292 (K)Suç : Mala zarar vermeDosya incelenerek gereği düşünüldü;Suça sürüklenen çocuk hakkında 14.06.2010 tarihinde hükmün açıklanmasına ilişkin olarak verilen kararın, suça sürüklenen çocuk müdafi olarak 11.06.2009 tarihinde verilen ve kesinleşen hükümle müdafilik görevi sona ermiş olan Av. D.. S..'e tebliğ edilip hükmün müdafi tarafından temyiz edilmemesi sebebiyle kesinleştirilmesi usulsüz olduğu cihetiyle, suça sürüklenen çocuğun temyiz isteminin öğrenme üzerine ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;Mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuğun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 152/1-c, 152/2-a, 31/3 maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Afyonkarahisar 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 11.06.2009 tarihli kararının kesinleşmesini müteakip, hükümlünün denetim süresi içerisinde yeniden suç islediğinden bahisle 14.06.2010 tarihli ek kararla hükmün açıklanmasına karar verilen somut olayda;5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/11. maddesinde düzenlenen "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykın davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir."şeklindeki düzenleme gözetilerek, mahkemece duruşma açılmasını müteakip suça sürüklenen çocuğun celp edilmesi, varsa diyecekleri sorulup, anılan fıkra uyarınca değerlendirme yapıldıktan sonra hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden ve bu suretle savunması alınmadan yokluğunda, savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle dosya üzerinde inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuğun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 23.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.